TRAFİK KAZASI TAZMİNAT DAVASI

“Trafik kazası tazminat davası ve sigorta tahkim kurulu süreci” ile ilgili ayrıntılı açıklamalara ; makalemizde ayrıntılı şekilde yer verilmiştir.

İlgili yazılarımız;

Trafik Kazası Tazminat Davası Nedir?

Karayolları Trafik Kanunu’na göre, trafik kazaları en az bir motorlu aracın karıştığı, ölüm, yaralanma veya maddi hasarla sonuçlanan olaylardır. Bu tür kazalarda, kazaya neden olan sürücü veya sürücülerin sorumluluğu belirlenecektir. Kazazedelerin zararları tazmin edilmeye çalışılacaktır.

Trafik kazası sonucunda zarar gören bir kişi, bu zararın tazmini için dava açabilecektir. Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi, haksız fiil sebebiyle sorumluluğu düzenlemektedir. Trafik kazaları da haksız fiil mahiyetinde olduğu için, bu kapsamda değerlendirilmektedir.

Kanuna göre, hukuka aykırı bir fiille bir kimseye zarar veren kişi bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bu nedenle, trafik kazasında zarar gören bir kişi, zararının tazmini için sorumlulara başvurabilecektir.

Tazminat davası açmak için, trafik kazasında zarar gören kişinin, kazanın nedenini, tarihini ve yeri gibi ayrıntıları içeren bir dava dilekçesi hazırlaması gerekmektedir. Ayrıca, tazminat talepleri, maddi zararlar (araba tamiri masrafları, tıbbi giderler, kayıp gelir gibi) ve manevi zararlar (acı ve ıstırap, psikolojik etkiler, iş kaybı, vs.) olarak belirtilmelidir.

Tazminat davası açmadan önce, trafik kazasında zarar gören kişinin bir avukatla danışması önerilmektedir. Avukat, kazanın hukuki yönleri hakkında bilgi verecek, tazminat taleplerini belirleyecek ve davayı takip edecektir.

Sonuç olarak, trafik kazaları haksız fiil mahiyetinde olduğu için, zarar gören kişilerin tazminat taleplerini Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili maddelerine göre talep edebilmeleri mümkündür. Ancak, tazminat davası açmadan önce bir avukatla danışmak, haklarınızı ve taleplerinizi belirlemek için önemlidir.

Trafik Kazası Sebebiyle Tazminat Davası Açma Süresi

Trafik kazası sonucunda zarara uğrayan kişinin tazminat talebiyle açtığı dava, zamanaşımına tabidir. Buna göre, kaza sonucunda zarar gören kişi, zararını ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde veya kazanın gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl içerisinde dava açmak zorundadır.

Ancak, eğer trafik kazası sonucunda bir suç işlenmiş olabilir. Bu suç için daha uzun bir zamanaşımı süresi düzenlenmişse, tazminat davası için de bu süre geçerli olacaktır. Örneğin, trafik kazası sonucu taksirle adam öldürme suçu işlenmişse, bu suç için geçerli olan zamanaşımı süresi hem maddi hem de manevi tazminat davası için de uygulanacaktır.

Zamanaşımı süresi, davayı açmak için son tarihi belirlemektedir. Bu süre, belirlenen sürenin sonunda geçerli olan hak düşürücü bir süre olup, sürenin geçmesiyle birlikte davayı açma hakkı kaybedilecektir. Bu nedenle, zarara uğrayan kişinin, tazminat talebiyle dava açmak için belirlenen süreleri iyi takip etmesi ve süreler içerisinde davayı açması önemlidir.

Sonuç olarak, trafik kazası sonucunda zarara uğrayan kişinin tazminat talebiyle dava açabilmesi için belirli bir süresi vardır. Bu süreler, davayı açmak için son tarihleri belirler ve geçmesiyle birlikte davayı açma hakkı kaybedilecektir. Ancak, suç işlenmişse ve bu suç için daha uzun bir zamanaşımı süresi belirlenmişse, tazminat davası için de bu süre geçerli olacaktır.

Trafik Kazası Sebebiyle Tazminat Davasını Kimler Açabilir?

Trafik kazası nedeni ile doğan zararları tazmin etmek amacı ile açılan davayı kimlerin açabileceği ; iki alt başlık halinde ayrıntılı şekilde detaylandırılacaktır.

Ölümlü Trafik Kazasında Tazminat Davasını Kim Açabilir ?

Trafik kazaları, çoğu zaman maddi veya manevi zararlarla sonuçlanabilecektir. Özellikle bir kişinin ölümü, aile bireyleri için çok büyük bir kayıp ve acıya neden olabilecektir. Bu durumlarda, ölen kişinin yakınları, ölen kişinin desteğinden yoksun kaldıklarını ispat etmeksizin maddi veya manevi tazminat davası açma hakkına sahiptir.

Bekar bir kişinin ölümü durumunda, annesi, babası ve kardeşleri ölenin yakınları olarak kabul edilecektir. Evli bir kişinin ölümü durumunda ise eşi ve çocukları ölenin yakınları sayılacaktır. Bu durumda, ölen kişinin desteğinden yoksun kalan yakınları, maddi veya manevi zararların tazmin edilmesi için dava açabilirler.

Ancak, ölen kişinin yakınları dışındaki bir kişi, maddi veya manevi tazminat davası açmak istiyorsa, ölen kişinin desteğinden yoksun kaldığını ispat etmek zorundadır. Yani, ölen kişinin desteğinden yoksun kalan bir arkadaşı veya komşusu, bu hakka sahip olmak için bu durumu mahkemede kanıtlamalıdır.

Sonuç olarak, trafik kazaları sonucunda ölen kişinin yakınlarına maddi veya manevi zararın tazminatı için dava açma hakkı verilmiştir. Ancak, ölen kişinin yakınları dışındaki kişiler, ölen kişinin desteğinden yoksun kaldıklarını ispat etmek zorundadırlar.

Yaralamalı Trafik Kazasında Tazminat Davasını Kim Açabilir ?

Yaralanmalı trafik kazalarında, kişi doğrudan maddi veya manevi tazminat davası açabilecektir ve bu hak kişiye aittir. Maddi tazminat, kişinin kazada uğradığı maddi zararların karşılanmasını ifade ederken, manevi tazminat ise kişinin kazada uğradığı ruhsal zararların karşılanmasını ifade eder. Kişi, uğradığı maddi ve manevi zararların tazmin edilmesi için sorumlulardan dava yoluyla talepte bulunabilecektir.

Ancak, trafik kazası sonucunda ağır bedensel yaralanma ortaya çıkarsa, yararlanan kişinin yakınları da manevi tazminat talebinde bulunabilirler. Ağır bedensel yaralanma genellikle kişinin bir uzuv kaybı yaşaması şeklinde ortaya çıkar ve bu durumda kişiye ağır bir hasar verir. Yakınlar, kişinin yaşadığı bu acı ve kayıpların telafisi için manevi tazminat talep edebilirler.

Yakınların manevi tazminat talebi, yaralanan kişinin yaşadığı acı, ızdırap, kaygı ve sıkıntıların yanı sıra, hastanede geçirdiği sürenin uzunluğu, uzuv kaybı, iş kaybı ve diğer maddi kayıplar gibi faktörler de dikkate alınarak hesaplanır.

Sonuç olarak, yaralamalı trafik kazalarında kişinin doğrudan maddi veya manevi tazminat davası açma hakkı vardır. Ayrıca, ağır bedensel yaralanma durumunda kişinin yakınları da manevi tazminat talebinde bulunabilirler. Bu talepler, kazada uğrayan kişinin yaşadığı acı, kayıplar ve maddi zararlar gibi faktörler dikkate alınarak hesaplanır.

Trafik Kazası Sebebiyle Tazminat Davası Kime Karşı Açılır?

Trafik kazası sonucunda kişinin uğradığı maddi veya manevi zararın tazminatı kimlerden talep edeceği Karayolları Trafik Kanunu’nda ilgili maddesinde sayılmıştır. Buna göre dava;

• Aracın Sürücüsüne : Kusurlu hareketleri ile kazaya sebep olan sürücünün TBK’ nın haksız fiil hükümleri çerçevesinde sorumluluğuna başvurulabilecektir veya;
• Aracın Sahibine : Aracın sahibi kanun gereği aracın işleteni kabul edilmiş olup kaza durumunda sorumluluğuna gidilebilecektir. Ya da;
• Aracın İşleteni : Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı olarak sicilde kayıtlı olan kişidir. Ya da aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi durumlarda kiracı, ariyet ya da rehin alan şahıstır. Bu kişi de trafik kazası sonucunda ortaya çıkan zararlardan sorumludur. Veya;
• Sigorta Şirketi : Zorunlu Maluliyet Sigortası veya İhtiyari Mali Maluliyet Sigortası kapsamında olan araçların karıştığı trafik kazalarında sigorta şirketleri zararlar dolayısıyla sorumluluk altındadır.

Trafik Kazası Tazminat Davalarında Görevli Ve Yetkili Mahkeme

• Trafik kazaları nedeniyle tazminat davalarının açılması gereken görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.
• Dava sigorta şirketine karşı yöneltilecekse bu durumda görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi’dir. Çünkü sigorta şirketinin sorumluluğu ticari bir sözleşme olan sigorta sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu sebeple eğer diğer sorumlularla beraber sigorta şirketi de davalı olarak gösterilecekse dava Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılmalıdır.

• Trafik kazası nedeni ile ikame edeceği maddi veya manevi tazminat davalarında yetkili mahkeme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. Maddesi uyarınca davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Bu bir genel yetki kuralı olup trafik kazası haksız fiil olarak kabul edilmektedir. Yasada haksız fiil için düzenlenmiş özel yetki kuralı trafik kazalarında da uygulanacaktır.
• Bu özel yetki kuralına göre tazminat davası zarar görenin (davacının ) yerleşim yeri, zararın ortaya çıktığı veya gelme ihtimalinin bulunduğu yer veya kazanın gerçekleştiği yerde bulunan görevli mahkemede açılmaktadır.

• Sigorta şirketine karşı açılacak davalarda şirketin bulunduğu yer mahkemesi de tazminat davası açısından yetkilidir.

Trafik Kazalarında Talep Edilecek Tazminat Kalemleri Nelerdir?

Ölümlü Trafik Kazası İçin Tazminat Kalemleri

Ölümlü trafik kazası nedeniyle açılan tazminat davası tazminat davalarının bir çeşididir. Bu dava kapsamında aşağıda sayılan zarar kalemleri talep edilebilecektir;

1. Cenaze masrafları.

2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi masrafları ile çalışma gücünün azalmasından ya da ortadan kalkmasından doğan kayıplar.

3. Ölenin desteğinden yoksun kalan şahısların bu nedenle uğradığı kayıplar/ Destekten yoksun kalma tazminatı :Ölen kişinin yakınları (anne-baba, eş, çocuklar) ; ömür boyunca ölenin desteğinden yoksun kalmaları sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler.

4. Manevi Tazminat : Ölenin yakınları uğradıkları elem, acı ve ızdırap nedeni ile manevi tazminat talebinde bulunabilirler.

Yaralamalı Trafik Kazası

1. Tedavi masrafları.

2. Kazanç kaybı.

3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesi sebebiyle ortaya çıkan kayıplar.

4. Ekonomik geleceğin sarsılması sebebiyle ortaya çıkan kayıplar.

5. Manevi Tazminat : Zarar gören kişinin bizzat kendisi ; duyduğu acı ve elem sebebiyle isteyebileceği bir tazminat türüdür. Yaralamalı trafik kazalarında zarar görenin yakınları yalnızca ağır bedensel zarar durumunda manevi tazminat talep edebilirler.

Trafik Kazası Tazminat Davasında Avukat İle Temsil

Trafik kazaları ne yazık ki sık sık gerçekleşen olaylardır. Bu kazaların sonucunda maddi ve manevi zararlar meydana gelebilmektedir. Kazaya karışan kişiler arasında tazminat davaları açılarak bu zararların karşılanması hedeflenmektedir. Kaza sebebiyle açılacak maddi veya manevi tazminat davalarında avukat ile temsil çok mühimdir. Trafik kazası nedeniyle tazminat davası konusunda uzman avukat yardımı ile süreci sorunsuz yürütülecektir. Olası hak kayıplarının önüne geçilecektir. Çünkü uygulamada görülen birçok örnekte yapılan ufak bir hata nedeni ile telafisi zor zararlar doğabilmektedir. Bu nedenle dava açmadan önce tazminat hukuku alanında uzman avukattan yardım almanızı ve dava sürecinizi bu şekilde yürütmeniz sizin için daha sağlıklı olacaktır. Aşağıda trafik kazası sebebiyle tazminat davasında avukat ile temsilin neden önemli olduğu detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

…

1. Hukuki Sürecin Karmaşıklığı

Trafik kazaları sonucu tazminat davaları hukuki açıdan oldukça karmaşık bir süreçtir. Davada ispatlanması gereken birçok husus vardır. Bu hususlar arasında kusur oranları, maddi zararlar, manevi zararlar gibi birçok konu yer almaktadır. Bu nedenle avukatlarla çalışmak, hukuki sürecin karmaşıklığına hakim olan kişilerin sizin haklarınızı korumasını sağlar.

2. Kanun ve Yönetmeliklerin Bilinmemesi

Tazminat davalarında uygulanacak kanunlar ve yönetmelikler oldukça geniştir. Farklı durumlar için farklı hükümler içermektedir. Bu nedenle hukuk bilgisine sahip olmayan bir kişinin bu konularda bilgi sahibi olması oldukça zordur. Avukatlar ise bu konularda uzmanlaşmış kişilerdir. Tazminat davalarında uygulanacak kanun ve yönetmelikler hakkında detaylı bilgi sahibidir.

3. Hakların Korunması

Trafik kazası sonucu açılacak tazminat davalarında hakların korunması oldukça önemlidir. Bu süreçte avukatlar, müvekkillerinin haklarını en iyi şekilde korumak için çalışırlar. Avukatlar, müvekkillerinin maddi ve manevi zararlarının en üst seviyede karşılanmasını sağlamak için uğraşırlar.

4. Tazminat Miktarının Belirlenmesi

Tazminat miktarının belirlenmesi, tazminat davalarının en önemli aşamasıdır. Bu süreçte avukatların rolü oldukça büyüktür. Avukatlar, müvekkillerinin maddi ve manevi zararlarını belirlemek için çalışırlar. Tazminat miktarının doğru belirlenmesi, müvekkillerin haklarının korunması açısından oldukça önemlidir.

5. Mahkeme Sürecinde Temsil

Tazminat davalarında mahkeme sürecinde temsil oldukça önemlidir. Mahkeme sürecinde avukatlar, müvekkillerinin haklarını koruyacaktır.

TRAFİK KAZASI NEDENİYLE SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURU

Sigorta Tahkim Komisyonu Nedir?

Sigorta Tahkim Komisyonu, Sigortacılık Kanunu’nun 30. Maddesiyle sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıkların çözümü için kurulmuştur. Bu komisyon sayesinde hem yargılama süreci hızlanmakta hem de mahkemelerin iş yükü azalmaktadır.

Sigorta Tahkim Komisyonu Nasıl Çalışır?

Sigorta Tahkim Komisyonu, Türkiye’deki sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüme kavuşturulması için kurulmuş bir kuruldur. Bu komisyon, Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca faaliyet göstermektedir.

Sigorta sözleşmeleri, sigortacı ve sigortalı arasında yapılan bir anlaşmadır. Sigorta poliçesi, sigortalının belirli bir risk karşısında sigortacının teminat altına aldığı bir koruma sağlar. Ancak bazı durumlarda, sigorta poliçesi kapsamında meydana gelen olaylardan kaynaklanan uyuşmazlıklar ortaya çıkabil.

Sigorta Tahkim Komisyonu, bu tür uyuşmazlıkların çözüme kavuşturulması için kurulmuş bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Komisyon, tarafların anlaşması halinde, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkları karara bağlamaktadır.

Sigorta Tahkim Komisyonu’nun kurulması, yargılama sürecini hızlandırmakta ve mahkemelerin iş yükünü azaltmaktadır. Bu sayede, mahkemelerdeki dosya yığılmaları azaltılmakta ve işlemler daha hızlı sonuçlandırılmaktadır. Ayrıca, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun kararları kesin ve bağlayıcıdır, yani tarafların başvurabileceği bir üst merci yoktur.

Sonuç olarak, Sigorta Tahkim Komisyonu, sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların hızlı ve etkili bir şekilde çözüme kavuşturulmasını sağlamaktadır. Bu da hem sigorta şirketleri hem de sigortalılar için olumlu bir durumdur.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na Kimler Başvurur?

Sigorta ettiren veya sigortadan yarar sağlayan kişiler, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü için üye sigorta kuruluşlarına başvurabilirler. Ancak, talepleri karşılanmazsa veya anlaşmazlık çözüme kavuşturulamazsa, başvuru yapılacak bir diğer merci de Sigorta Tahkim Komisyonu’dur.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapmak isteyen kişiler, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlığa ilişkin olarak üye sigorta kuruluşuna başvurmuş, fakat taleplerinin karşılanmamış olması gerekmektedir. Başvuru yapılacak kişiler arasında sigorta ettirenler, sigortalılar veya sigorta anlaşması ile menfaat sahibi olarak belirlenmiş gerçek ve tüzel kişiler yer almaktadır.

Ancak, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun başvuruları değerlendirebilmesi için bazı şartlar bulunmaktadır. Uyuşmazlığın mahkemeye, Tüketici Sorunları Hakem Heyetine veya Hukuk Muhakemeleri Kanunu çerçevesinde tahkime intikal etmemiş olması gerekmektedir. Yani, uyuşmazlık herhangi bir mahkeme, hakem heyeti veya tahkim kurulu tarafından ele alınmış veya çözüme kavuşturulmuş olmamalıdır.

Sigorta Tahkim Komisyonu’nun başvuru süreci, yazılı olarak yapılmaktadır. Başvuru formunda uyuşmazlığa ilişkin ayrıntılı bilgiler verilmesi gerekmektedir. Başvuru sonrasında, Komisyon, tarafların beyanlarını alır ve uyuşmazlığı çözmek için karar verir.

Sonuç olarak, Sigorta Tahkim Komisyonu, sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların alternatif bir yöntemle çözüme kavuşturulmasına imkan sağlamaktadır. Ancak, başvuru yapmadan önce, uyuşmazlığın mahkeme, hakem heyeti veya tahkim kurulu tarafından ele alınmamış olması gerektiği gibi bazı şartların da sağlanması gerekmektedir.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na Hangi Konularda Başvuru Yapılır?

Komisyona üye bir sigorta kuruluşuyla yapılan sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlık ve Güvence Hesabına karşı ileri sürülen talepler için başvuruda bulunmanız mümkün. Ancak Komisyona başvuru yapmadan evvel mutlaka ama mutlaka talebinizle alakalı ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapmanız gerekiyor. Sigorta kuruluşu bu talebinize olumsuz geri dönüş yapmışsa ya da 15 iş günü (Trafik sigortasında 15 gün) içerisinde cevap vermemişse Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapabilirsiniz.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na Hangi Tarihten Sonra Ortaya Çıkan Uyuşmazlıklar Bakımından Başvuru Yapabilir?

İlk olarak, başvuruda bulunacağınız sigorta kuruluşunun, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun üyesi olduğu tarihten sonra meydana gelen bir uyuşmazlık olması gerektiği belirtilmektedir. Bu nedenle, başvuruda bulunacağınız kuruluşun üyelik tarihini kontrol etmeniz önemlidir. Üyelik tarihinden önce meydana gelen uyuşmazlıklar, Komisyon tarafından dikkate alınmayacaktır.

Ancak, zorunlu sigortalar için durum farklıdır. Bu tür sigortalar için, sigorta kuruluşunun Komisyon üyesi olup olmadığına bakılmaksızın, 18.04.2013 tarihinden sonra ortaya çıkan uyuşmazlıklar için Komisyon’a başvurabilirsiniz.

Bununla birlikte, başvuru sahibi ve sigorta kuruluşu arasında yazılı bir sözleşme yapar. Üyelik tarihinden önce meydana gelmiş bir uyuşmazlık hakkında da Komisyon’a başvuruda bulunulabileceği kararlaştırılabilecektir. Ancak bu durum, taraflar arasında yapılan bir anlaşmaya bağlıdır.

Özetle, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapmadan önce, başvuruda bulunacağınız sigorta kuruluşunun üyelik tarihini kontrol etmeniz ve uyuşmazlığın bu tarihten sonra meydana gelmiş olmasına dikkat etmeniz gerekmektedir. Zorunlu sigortalarda ise Komisyon üyesi olma durumu dikkate alınmazken, üyelik tarihinden önce meydana gelen bir uyuşmazlık için başvuruda bulunulabilmesi için taraflar arasında yazılı bir sözleşme yapılması gerekmektedir.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvuruda Hangi Belgeler Gereklidir?

• Başvuru formu,
• sigorta kuruluşundan başvurunuza karşılık aldığınız nihai olumsuz cevap yazısı.
• Trafik sigortasında 15 gün, diğer branş başvurularında 15 iş günü içinde talebinize cevap alamadıysanız bunu ispat eden belge,
• başvuru ücretinin yatırıldığına dair banka makbuzu ,
• iddianızın ispatını kolaylaştıracağını düşündüğünüz diğer belgelerle birlikte Komisyona başvurabilirsiniz.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na Avukat Aracılığıyla Başvuru

Belirtmemiz gerekir ki sigorta tahkim kuruluna başvuruda avukatın rolü oldukça önemlidir. Bu makalede, sigorta tahkim kuruluna başvuruda avukatın rolünü detaylı bir şekilde ele alacağız.

Öncelikle, sigorta tahkim kuruluna başvuru yapmak isteyen kişilerin, avukatlarıyla birlikte hareket etmeleri tavsiye edilmektedir. Çünkü sigorta hukuku oldukça karmaşık ve teknik bir alandır. Avukatlar ise bu alanda uzmanlaşmışlardır. Avukatlar, müvekkillerinin haklarını korumak için gerekli tüm yasal adımları atacaklardır.

Sigorta tahkim kuruluna başvuru yapmak için öncelikle doğru bir başvuru dosyası hazırlanması gerekmektedir. Bu dosyada, sigorta poliçesi, sigorta şirketi ile yazışmalar, tıbbi belgeler vb. belgeler yer alır. Bu dosyanın hazırlanması avukatların uzmanlık alanına girer ve müvekkillerinin haklarını en iyi şekilde korumak için bu dosyanın doğru bir şekilde hazırlanması gerekir.

Avukatlar, sigorta şirketiyle yapılan müzakerelerde de müvekkillerinin yanında olacaklardır. Sigorta şirketleri, çoğu zaman tazminat taleplerini reddetmeye veya düşük bir tutar teklif etmeye çalışırlar. Avukatlar, müvekkillerinin haklarını savunarak, adil bir tazminat talep etmelerini sağlayacaklardır.

Sigorta tahkim kuruluna başvuruda avukatların rolü sadece bu kadarla da sınırlı değildir. Tahkim sürecinde, avukatlar müvekkillerinin haklarını korumak için gerekli tüm adımları atacaklardır. Tahkim kararı verildikten sonra da, avukatlar müvekkillerine tahkim kararının sonuçlarını açıklayacak ve gerekirse itiraz sürecinde de müvekkillerini temsil edeceklerdir.

Sonuç olarak, sigorta tahkim kuruluna başvuruda avukatın rolü oldukça önemlidir. Avukatlar, müvekkillerinin haklarını korumak için gerekli tüm yasal adımları atacaklar ve tahkim sürecinde müvekkillerini temsil edeceklerdir. Bu nedenle, sigorta tahkim kuruluna başvuru yapmak isteyen kişilerin mutlaka bir avukatla çalışmaları önerilmektedir.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvurum Ne Kadar Zamanda Sonuçlanır?

• İlk olarak, başvuru Komisyona ulaştığında, talebin ön incelemesi en geç 15 gün içinde tamamlanır. Bu ön inceleme sırasında, başvurunun uygunluğu ve gerekliliği değerlendirilecektir.
• Sonrasında, başvurunun sigorta hakemlerine havale edilip edilmeyeceğine karar verilecektir. Eğer başvuru, sigorta hakemleri tarafından sonuçlandırılması gereken bir uyuşmazlık ise, dosya Komisyon tarafından hakem listesinden seçilen bağımsız hakemlere iletilecektir.
• Hakemlerin inceleme süresi en fazla 4 aydır. Bu süre içinde, hakemler başvurunun taraflarını dinler, gerekli belge ve kanıtları inceler ve bir karar verirler.
• Hakem kararı, Komisyon tarafından uyuşmazlık taraflarına bildirilmektedir. Bu karar, hakemlerin verdiği bir karar olduğu için bağlayıcıdır. Tarafların uyuşmazlığı çözümlenmektedir.

Bu süreçlerin tamamı, sigorta başvurularının adil ve tarafsız bir şekilde çözümlenmesini sağlamak için belirli bir düzenlemeye tabidir. Başvurunun işleme alınması, ön incelemesi, hakemlerin seçimi ve inceleme süresi gibi adımlar, her başvurunun ayrıntılı olarak değerlendirilmesini ve sonuçlandırılmasını mümkün kılar.

Sigorta Tahkim Komisyonu Kararına İtiraz

Sigortacılık yapan kuruluş ile sigorta ettirenler arasındaki tutarı 5.000. TL’ye kadar olan uyuşmazlıklarda, sigorta hakemleri tarafından verilen kararlar kesindir. Ancak, 5.000.00. TL ve üzerindeki uyuşmazlıklar hakkındaki sigorta hakemi kararlarına karşı kararın bildiriminden itibaren 10 gün içinde Komisyon nezdinde bir defaya mahsus olarak itiraz edilmektedir. 40.000 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar taraflarca temyiz edilebilmektedir Bu miktarın altında kalan uyuşmazlıklara itiraz hakem heyetince verilen kararlar kesindir.

Daha fazla bilgi almak için bize whatsapp üzerinden ; borçlar hukuku ile ilgili makalelerimize buradan ulaşabilirsiniz.

SIK SORULAN SORULAR