İçindekiler
- 1 KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA KORUNAN HUKUKİ DEĞER
- 2 KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN FAİLİ VE MAĞDURU
- 3 KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA HAREKET- SONUÇ UNSURU
- 4 KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA DAHA AĞIR CEZA VERİLMESİNİ GEREKTİREN NİTELİKLİ HALLER
- 5 KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN CEZASI
- 6 KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN KOVUŞTURMA USULÜ, YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME
- 7 SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ ŞEKİLLERİ
- 8 KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS SUÇU
- 9 KASTEN ÖLDÜRMENİN İHMALİ DAVRANIŞLA İŞLENMESİ (TCK 83)
- 10 KASTEN ÖLDÜRMENİN İHMALİ DAVRANIŞLA İŞLENMESİ SUÇUNUN CEZASI
- 11 SIK SORULAN SORULAR
Kasten öldürme suçunun temel hali Türk Ceza Kanunu’nun 81. maddesinde ; “Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.” denilmek suretiyle düzenlenmiştir. TCK 81′ in ardından TCK’nın 82 . maddesinde bu suçla alakalı daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hali düzenlenmiştir. TCK’nın 83. maddesinde ise ; kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi cezai yaptırıma bağlanmıştır. Kanun koyucu TCK’nın 84. maddesinde ise kişinin intihara yönlendirilmesi suçunu düzenlemiştir. Kasten öldürme suçu ile alakalı incelememize kasten öldürme suçunda korunan hukuki değer ile başlayalım. ( TCK 81, TCK 82, TCK 83, kasten öldürmeye teşebbüs, TCK 81)
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA KORUNAN HUKUKİ DEĞER
TCK 81 ‘de cezai yaptırıma bağlanmış kasten öldürme suçu; kanun sistematiğinin 2 bölümü olan ; “Hayata Karşı Suçlar ” başlığı altında düzenlenmiştir. Bu sebeple; burada korunan hukuki değerin, yaşam hakkı olduğunu belirtmemiz gerekmektedir. Bilindiği gibi yaşam hakkı kişinin en önemli haklarındandır. Bu nedenle de gerek uluslararası sözleşmeler gerek Anayasa ile bu hak yasal koruma altına alınmıştır. Bununla birlikte, kanun koyucu bu fiili suç olarak düzenlemekle ; kişinin vücut dokunulmazlığı da koruma altına almak istemiştir.
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN FAİLİ VE MAĞDURU
Kasten öldürme suçu fail açısından herhangi bir özellik göstermemektedir. Dolayısıyla tüm gerçek kişiler kasten öldürme suçunun faili olabilir. Buna ilaveten herkes kasten öldürme suçunun mağduru da olabilmektedir. Fakat suçun nitelikli halinin düzenlendiği kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere mağdurun ya da failin sıfatı, verilecek cezaya etkilemektedir. Nitekim bu suçun mağdurunun çocuk olması durumunda; suçun basit halinden daha fazla ceza verileceği kanunda düzenlenmiştir. Son olarak belirtmemiz gerekir ki; belirli akrabalık ilişkileri içinde kasten öldürme suçunun işlenmesi de daha ağır cezayı gerektiren haldir. (TCK 81)
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA HAREKET- SONUÇ UNSURU
Kasten öldürme suçu; kişinin, başka bir kimsenin yaşamına son verecek bir harekette bulunmasıdır. Bu hareketin özelliğinden bağımsız olarak ; faile ceza verilmektedir. Yani kanun koyucu kasten öldürme suçu bakımından özellikle bir fiil saymamıştır. (TCK 81)
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA DAHA AĞIR CEZA VERİLMESİNİ GEREKTİREN NİTELİKLİ HALLER
Belirtmemiz gerekir ki Kasten öldürme suçu için daha ağır ceza verilmesini gerektiren haller ; TCK madde 82 ‘de düzenlenmiştir. Kanuna göre kasten öldürme suçunun;
- Tasarlayarak,
- Canavarca hisle ya da eziyet çektirerek,
- Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanmak suretiyle,
- Üstsoy veya altsoydan birine ya da eş veya kardeşe karşı,
- Çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
- Gebe olduğu bilinen bir kadına karşı,
- Kişinin yerine getirdiği kamu görevi sebebiyle,
- Bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla,
- Bir suçu işleyememekten dolayı duyduğu infialle,
- Kan gütme saikiyle,
- Töre saikiyle,
işlenmesi halinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır. Kasten öldürme suçunun daha ağır ceza verilmesi gereken halleri aşağıda incelenmiştir.
Tasarlayarak Kasten Öldürme
Yasa koyucu öncelikle kasten öldürme suçunun tasarlayarak işlenmesi halini ; daha ağır ceza verilmesi gereken hal olarak düzenlemiştir. Tasarlamadan anlaşılması gereken ; kasten öldürme suçunun failinin eylemlerini önceden planladığı şekilde yapmasıdır. Örnek olarak; fail öldürme fiilini işlemeden önce mağdurun hangi semt ve mahallede yaşadığını, saat kaçta işten çıktığını, saat kaçta evde olduğunu öğrenmiş ve hangi silahı nasıl kullanacağını belli bir plan dahilinde kararlaştırmışsa; artık burada bir tasarlama hali söz konusu olacaktır.
Tasarlayarak kasten öldürme suçu ile alakalı olarak Yargıtay uygulamalarına göre, tasarlamadan bahsedilebilmesi için;
- Failin bir kimsenin hayat hakkı ya da vücut bütünlüğüne karşı eylemde bulunmaya sebatla ve koşulsuz olarak karar vermesi,
- Failin düşünüp planladığı suçu işlemeden evvel makul bir süre geçmesine ve ulaştığı ruhi sükûnete rağmen bu kararından vazgeçmeyip sebat ve ısrarla fiilini icraya başlaması,
- Failin gerçekleştirmeyi planladığı fiili, belirlenmiş bir kurgu dâhilinde icra etmesi gerekmektedir.
- Tasarlama halinde suçun faili , hemen karar verip fiili işlememektedir. Suç işleme kararı ile fiilin icrası arasında sükûnetle düşünebilmeye yetecek kadar süre geçmektedir. Fail bu süre içerisinde suçu işleyip işlememe konusunda düşünmekte; ancak suçu işlemekten vazgeçmemektedir. Failin suçu işlemekten vazgeçmesi ve fakat bir başka sebeple ya da bir başka ani kararla eylemi gerçekleştirmesinde tasarlamadan söz edilemez. ( TCK 81)
Suç işleme kararının hangi seviyedeki fiil için ve ne zaman alındığı ile eylemin şarta bağlı olmayan bu kararlılıktan ne kadar zaman geçtikten sonra işlendiği mevcut delillerle ispatlanmalı, suç kararıyla eylem arasında geçen zaman dilimi içerisinde ruhi sükûnete ulaşılıp ulaşılamayacağı değerlendirme konusu yapılmalıdır.
…
Öte yandan amacı somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak, suç işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden kurmak olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel ilkelerinden birisi de öğreti ve uygulamada; “suçsuzluk” veya “masumiyet karinesi” olarak isimlendirilen kuralın uzantısı olan, Latince “in dubio pro reo” olarak ifade edilen “şüpheden sanık yararlanır” ilkesidir.
Bu ilkenin özü, ceza davasında sanığın mahkumiyetine karar verilebilmesi bakımından göz önüne alınması gereken soruna ilişkin şüphenin mutlaka sanık lehine değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural, dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmiş ise sanık tarafından işlenip işlenmediği ve gerçekleştirilme şekli konusunda şüphe belirmesi halinde de geçerlidir.
Canavarca Hisle Veya Eziyet Çektirerek Kasten Öldürme
Kanun ikinci nitelikli hal olarak; canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme fiilini düzenlemiştir. Bu fiilin özelliğine bakıldığında kanun koyucunun yine eylemin gerçekleştiriliş şeklinden yola çıktığı görülmektedir. Fail , eylemini canavarca hisle ya da mağdura eziyet çektirerek gerçekleştirilirse suçun temel hali değil nitelikli hali söz konusu olmaktadır.
Burada canavarca histen kastedilen; öldürmenin vahşice bir metotla gerçekleştirilmesidir. Suçun failinin acıma hissi olmaksızın mağduru öldürmesi durumunda bu nitelikli hal ortaya çıkmaktadır. Mağduru yakarak , vücudu parçalara ayırarak veya kızgın yağ ile yakarak öldürülmesi canavarca hisle öldürmeye örnek olarak sayılabilmektedir.
Bu bentte ikinci seçimlik hareket olarak düzenlenen fiil ise mağdura eziyet çektirerek öldürmedir. Bu halde mağdur birden değil; canı acıtılarak yavaş yavaş öldürülmektedir. Örnek olarak mağdurun; önce kollarının kesilmesi, daha sonra gözlerinin çıkarılması şeklinde kişinin öldürülmesi bu bent kapsamında değerlendirilmektedir.
Yargıtay uygulamasına göre canavarca his şevkinin;
- toplumun ortak bilincinin, duygusunun ve vicdanının hiçbir zaman onaylamayacağı,
- alçakça bir güdü olacağının gözden uzak tutulmaması gerekeceği ve
- kaynak yasayla uyumlu olduğu kabul edilen yeni İtalyan Ceza Yasasının yararsızlık, değersizlik, gereksizlik güdüleriyle çakıştığına ilişkin görüşler doğrultusunda
- eylemin ağırlığı ile eyleme iten neden arasındaki oransızlık, failin tehlikeliliği ve kötülüğünü sergileyen ölçütlerle ortaya konulması gerekeceği ifade edilebilir.
Yangın, Su Baskını, Tahrip, Batırma Veya Bombalama Ya Da Nükleer Veya Biyolojik Silah Kullanmak Suretiyle Kasten Öldürme
Maddenin bu bendinde ; öldürme fiilinin genel tehlike yaratacak şekilde gerçekleştirilmesi hali nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. Genel tehlike yaratarak halkın can ve mal güvenliğini tehlikeye atmak Türk Ceza Kanunu’nda ayrıca düzenlenmiş bir suç tipidir. Fakat fail , mağduru genel tehlike yaratmak suretiyle öldürürse artık genel tehlike yaratan suç değil; kasten öldürme suçunun nitelikli hali gündeme gelecektir. Genel tehlike yaratan suçlar hakkında detaylı bilgi için ilgili yazımızı okuyabilirsiniz.
Kasten Öldürmenin Çocuğa Ya Da Beden Veya Ruh Bakımından Kendisini Savunamayacak Durumda Bulunan Kişiye Karşı İşlenmesi
Bu bentte ise mağdurun içinde bulunduğu hali bir nitelikli hal olarak belirlenmiştir. İlgili düzenlemeden açıkça anlaşılmaktadır ki ; mağdur çocuk ise kasten öldürmenin basit halinden değil; nitelikli halinden ceza verilecektir. Ayrıca bu suçun beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişilere karşı işlenmesi halinde de ceza ; basit hale göre değil nitelikli hale göre verilecektir. Mağdurun yürüme engelli olması ya da görme engeli olması kendisini savunamayacak hale örnek teşkil etmektedir.
Kasten öldürme suçunun failinin ve mağdurunun her ikisinin de on sekiz yaşından küçük olması ile alakalı olarak Yargıtay uygulamasında ; kasten öldürme suçu çocuğa karşı işlenmiş ise, sanığa karşı kendisini savunabilecek durumda olup olmadığına bakılmaksızın TCK’nın 82. maddesinde düzenlenen nitelikli hal uygulanacaktır. Maddedeki “çocuk” sözcüğü ile mağdurun ya da maktulün beden ya da ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olup olmadığına bakılmaksızın, yaşı sebebiyle bir nitelikli hal öngörüldüğünden, sanığın on sekiz yaşını doldurmamış olmasının ya da fizik yapısı itibarıyla maktulden daha güçsüz durumda bulunmasının bu nitelikli halin uygulanıp uygulanmaması noktasında bir önemi bulunmamaktadır.
Kasten Öldürmenin Üstsoy Veya Altsoydan Birine Ya Da Eş Veya Kardeşe Karşı İşlenmesi
Mağdur ile fail arasındaki belli akrabalık ilişkilerinin bulunması da kanun koyucu tarafından nitelikli hal olarak düzenlenmiştir.
Kasten Öldürme Suçunun Gebe Olduğu Bilinen Kadına Karşı İşlenmesi
Bu bentte düzenlenen nitelikli halin oluşabilmesi için kasten öldürme suçunun failinin , mağdurun hamile olduğunu mutlaka bilmesi gerekmektedir. Bu durumda; bir değil iki hayata birden son verildiğinden daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hal olarak düzenlenmiştir.
Kasten Öldürmenin Kişinin Yerine Getirdiği Bir Kamu Görevi Nedeniyle İşlenmesi
Mağdurun yaptığı bir kamu görevi nedeniyle öldürülmesi hali de kasten öldürmenin nitelikli hali olarak düzenlenmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken husus; mağdurun tek başına kamu görevlisi olmasının yeterli olmadığıdır. Ayrıca öldürme fiili mağdurun bu görevi nedeniyle işlenmelidir.
Bir Suçu Gizlemek Amacıyla Kasten Öldürme
Kanun (h) bendinde suç işlenirken güdülen amaç itibariyle nitelikli hale yer vermiştir. Bu bende göre kasten öldürme suçu işlenmiş bir suçu saklamak, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmekte olan bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak maksadıyla işlenmesi durumunda; amaç suç , araç suç ilişkisi ortaya çıkmaktadır. Suçun bu nitelikli hâlinin oluşması için , belirtilen amaçlarla bir kişinin öldürülmesi yeterlidir. Öldürmek suçuyla amaçlanan şeyin gerçekleşip gerçekleşmediğinin bir önemi yoktur.
Kasten Öldürme Suçunun Bir Suçu İşleyememekten Duyduğu İnfialle İşlenmesi
Kanun koyucu bu bentte failin her hangi bir suçu işleyememekten duyduğu öfke nedeniyle ; kasten öldürme suçunun işlenmesi halini nitelikli hal olarak düzenlemiştir.
Kasten Öldürmenin Kan Gütme Saiki Veya Töre Saiki İle İşlenmesi
Son iki bentte düzenlenen nitelikli haller suç işlenme amacına ilişkindir. Fail kan gütme ya da töre saiki ile kasten öldürme suçunu işlerse ; suçun nitelikli hali söz konusu olur. Bu nitelikli halin uygulanması için tek koşul somut olayda, haksız tahrik hükümlerinin koşullarının mevcut olmamasıdır.
Yargıtay bir kararında, Sanığın öldürme fiilini işlediği olaydan 40 gün önce kız kardeşinin kocasının maktülün oğlu tarafından öldürülmesi eyleminde, sanığın çocukların yetim kalması nedeniyle öç almak için maktülü öldürdüğü olayda, eylemin kan gütme saiki ile adam öldürme olarak nitelendirilmesi gerektiğine hükmetmiştir.
Yargıtay bir başka bir kararında ise , kan gütme saikiyle öldürmeye tam derecede teşebbüs suçunda kan saikinde önceden aynı aileden öldürmenin olması yeterli olup belli bir sürenin geçmesinin aranmadığına hükmekmiştir.
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN CEZASI
Bu suçun temel halinde ; suçun failine müebbet hapis cezası verilmektedir. ( TCK 81)
Kasten öldürme suçunun daha ağır ceza verilmesini gerektiren nitelikli halleri söz konusu olabilmektedir. Bu durumda suçun failine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmektedir.
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN KOVUŞTURMA USULÜ, YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME
Kasten öldürme suçu için şikayet aranmamaktadır. Bu suçlar re’sen soruşturan bir suçtur.
Kasten öldürme suçunda ; yetkili ve görevli mahkeme suçun işlendiği yer Ağır Ceza Mahkemesidir.
SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ ŞEKİLLERİ
KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS SUÇU
Yukarıdaki açıklamalarımızdan da anlaşılacağı üzere kasten öldürme suçunun tamamlanabilmesi ölümün gerçekleşmesi gerekmektedir. Failin öldürme için hareketini tamamlaması neticesinde failin elinde olmayan sebeplerle ölümün gerçekleşmemesi durumunda kasten öldürmeye teşebbüs söz konusu olacaktır.
Kasten öldürmeye teşebbüs uygulamada en çok kasten yaralama suçuyla karıştırılmaktadır. Yargıtay’a göre suç niteliğinin belirlenebilmesi, sanığın kastının tespitiyle mümkün hale gelir. Esasen failin iç dünyasını ilgilendiren kastının belirlenmesinde, failin dışa yansıyan, olay öncesi, olay sırası ve sonrasındaki davranışları ölçü olarak alınmalıdır.
Yerleşmiş mahkeme kararlarda da vurgulandığı üzere, kasten öldürmeye kalkışma ve yaralama suçlarını birbirinden ayıran başlıca ölçüler şunlardır:
- fail mağdur arasındaki husumetin nedeni ve derecesi,
- failin cürümde kullandığı saldırı aletinin niteliği,
- atış veya darbe sayısıyla mesafesi,
- mağdurun vücudunda meydana getirilen yaraların yerleri, nitelik ve nicelikleri,
- hedef seçme olanağının olup olmadığı,
- olayın akışı ve nedeni,
- failin işlemeyi kastettiği cürmün meydana gelmesine iradesi dışında engel bir nedenin olup olmadığı…
Tüm bu olgulardeğerlendirilip sanığın kastının ne olduğu tespit edilmelidir.
KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNDA İŞTİRAK
Kasten öldürme suçunda; söz konusu suça başka kimselerin de iştiraki halinde, bu kişilerin eylemleri de aynı değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. İştirakle alakalı olarak burada önemle vurgulanması gereken husus kasten öldürme suçunun, iştirak hallerinin hepsine elverişli olmasıdır. İştirak iradesi olmayan failin eylemi ise bağımsız olarak değerlendirilecektir.
KASTEN ÖLDÜRMENİN İHMALİ DAVRANIŞLA İŞLENMESİ (TCK 83)
Suçlar hareket şekline göre icrai ve ihmali suçlar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Failin aktif, yani yapma şeklinde bir hareket içinde bulunmasıyla işlenebilen suçlara icrai suçlar denir. Bunun yanında ihmali davranışla, yani hukuken istenen şeyin yapılmaması suretiyle işlenen suçlara ise ihmali suçlar denilmektedir. Bazı suçların ihmali davranış şekliyle de işlenebileceği kanunda belirtilmiştir. İhmal ; kişinin belli bir icraî davranışta bulunma yükümlülüğünün bulunduğu hâllerde, bu yükümlülüğe uygun davranılmamasına denilmektedir. Kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi TCK 83’te müeyyidelendirilmiştir. Kanuna göre;
Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi
Madde 83- (1) Kişinin yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmemesi dolayısıyla meydana gelen ölüm neticesinden sorumlu tutulabilmesi için, bu neticenin oluşumuna sebebiyet veren yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer olması gerekir.
(2) İhmali ve icrai davranışın eşdeğer kabul edilebilmesi için, kişinin;
a) Belli bir icrai davranışta bulunmak hususunda kanuni düzenlemelerden veya sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğünün bulunması,
b) Önceden gerçekleştirdiği davranışın başkalarının hayatı ile ilgili olarak tehlikeli bir durum oluşturması,
Gerekir.
(3) Belli bir yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden olan kişi hakkında, temel ceza olarak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmi yıldan yirmibeş yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine onbeş yıldan yirmi yıla kadar, diğer hallerde ise on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunabileceği gibi, cezada indirim de yapılmayabilir.
Kanuna göre ihmal üç şekilde karşımıza çıkmaktadır;
- Kişinin kanundan doğan bir yükümlülüğü varsa;
Örnek olarak ; ebeveynlerin çocuğunu kollama yükümlülüğü vardır. Bu nedenle ana-babanın yükümlülüklerine aykırı olarak ; yapması gereken bir şeyi yapmaması ihmal olarak nitelendirilmektedir.
- Kişinin sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü varsa;
Bazen kişinin icrai bir harekette bulunma yükümlülüğü sözleşmeden kaynaklanabilir. Bunun en tipik örneği yaşlı bakıcılığı sözleşmesidir. Yaşlı bakıcısı bakma yükümlülüğüne aykırı olarak ihmali bir davranışta bulunulursa kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçu ortaya çıkmaktadır.
- Kişinin daha önceden icrai hareketle sebep olduğu zararlı durumdan doğan bir giderme yükümlülüğü varsa;
Örneğin bir yayaya çarpmak suretiyle trafik kazası yapan şahıs ; yayayı bilerek ve isteyerek hastaneye götürmezse ve mağdur orada ölürse ihmali suretle kasten öldürme suçunu işlemiş olur.
KASTEN ÖLDÜRMENİN İHMALİ DAVRANIŞLA İŞLENMESİ SUÇUNUN CEZASI
Kanun koyucu, kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi halinde verilecek cezayı ; yirmi yıldan yirmi beş yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine on beş yıldan yirmi yıla kadar, diğer hallerde ise on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunabileceği gibi, cezada indirim de yapılmayabilir.” şeklinde düzenlemiştir.
Kasten öldürme suçunda sanık ya da mağdur olan kişi ve yakınlarının teknik bilgi gerektiren bu tür davalarda; iyi ve tecrübeli bir ceza avukatı ile süreci yönetmesi menfaatlerine olacaktır. Sarıkaya & Karay Hukuk Bürosu ceza hukuku alanında uzman avukat kadrosu ile nitelikli hukuki hizmet sunmaktadır. Ceza hukuku ile ilgili diğer makalelerimize buradan ulaşabilirsiniz.
SIK SORULAN SORULAR
Hayır, kasten öldürme suçu re’sen soruşturulan bir suçtur.
TCK 81. maddesine göre bir kimseyi kasten öldüren kişi müebbet hapsi cezası ile cezalandırılmaktadır.
Kasten öldürmeye teşebbüs halinde failin cezası 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıdır.