İçindekiler
- 1 SUÇ UYDURMA SUÇU VE KANUNDA DÜZENLENEN YAPTIRIMI
- 2 SUÇ UYDURMA SUÇU İLE KORUNAN HUKUKİ DEĞER
- 3 SUÇ UYDURMA SUÇUNDA FİİL VE FAİL
- 4 SUÇ UYDURMA SUÇUNUN BENZER SUÇLARDAN AYRILMASI – İFTİRA SUÇU İLE MUKAYESESİ
- 5 SUÇ UYDURMA SUÇUNDA MANEVİ UNSUR
- 6 SUÇ UYDURMA SUÇUNDA ŞİKAYET USULÜ, ZAMANAŞIMI SÜRESİ VE UZLAŞTIRMA
- 7 GÖREVLİ MAHKEME VE YARGILAMA SÜRECİ
- 8 SUÇ UYDURMA SUÇU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
- 9 SIK SORULAN SORULAR
SUÇ UYDURMA SUÇU VE KANUNDA DÜZENLENEN YAPTIRIMI
Suç uydurma suçu; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler” başlıklı dördüncü kısmının “Adliyeye Karşı Suçlar” başlıklı ikinci bölümünde “Suç Uydurma” yan başlıklı 271. maddesinde düzenlenmiştir. Kanunun ilgili maddesi aşağıdaki şekildedir:
TCK Madde 271- (1) İşlenmediğini bildiği bir suçu, yetkili makamlara işlenmiş gibi ihbar eden ya da işlenmeyen bir suçun delil veya emarelerini soruşturma yapılmasını sağlayacak biçimde uyduran kimseye üç yıla kadar hapis cezası verilir.
Bu suç dolayısıyla mahkemece yapılan yargılama sonunda fail hakkında üç yıla kadar hapis cezası verilir. Açıkça görülmektedir ki; kanun koyucu suçun yaptırımını hapis cezası olarak düzenlemiş ve alt sınır belirlemeyerek yalnızca 3 yıllık üst sınır belirlemiştir.
İNSAN TİCARETİ SUÇU (TCK MADDE 80)
SUÇ UYDURMA SUÇU İLE KORUNAN HUKUKİ DEĞER
Korunan hukuki kavramı; esasen suçun kanuni düzenlemesinde belirtilen haksızlığın yöneldiği değeri ifade etmektedir. Bir suç ile korunan hukuki değeri yani suçun hukuki konusunu tespit etmek için ; suçun kanuni düzenlemesinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda bulunduğu yere bakılmalıdır.
Suç uydurma suçu; kanunun “Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler” başlıklı dördüncü kısmının Adliyeye Karşı Suçlar bölüm başlığı altında düzenlenmiştir. Bu suç ile kanun koyucu; devletin ve toplumun, yargı organlarının ve adli faaliyetinin doğru şekilde çalışmasındaki menfaatini korumaktadır.
Madde gerekçesinde de açık bir şekilde ifade edildiği üzere; bu suç ile kişilerin adli makamları gereksiz yere işgal etmek veya yanlış yönlendirmek suretiyle yok yere uğraştırmak cezalandırılmış olmaktadır.
SUÇ UYDURMA SUÇUNDA FİİL VE FAİL
Fail kelime anlamı olarak bir işi gerçekleştiren kişidir. Ceza hukuku anlamında fail ise; suçun kanuni düzenlemesinde belirtilen tanıma uygun haksızlığı gerçekleştiren kişidir. TCK madde 37’ye göre; suçun kanuni tanımında belirtilen fiili gerçekleştiren kişilerden her biri fail sıfatıyla sorumludur.
Birçok suçun faili herkes olabilirken bazı suçlar bakımından ise; belli niteliklere sahip kişilerin fail olabileceği suçun kanuni tanımında düzenlenmiştir. Hukukumuzda bu tip suçlar özgü suçlar olarak adlandırılmaktadır. Özgü suçlarda suçun oluşması için hareketi gerçekleştiren kişinin; insan olma dışında kanuni tanımda belirtilen bazı objektif özelliklere de sahip olması gerekmektedir.
Kanuni düzenleme gereğince bu suçun faili herkes olabilir. Dolayısıyla bu suç herkes tarafından işlenebilen suçlardandır.
Türk ceza hukukuna göre fiil; kişinin iradesi doğrultusunda belli bir amaca yönelen, dış dünyada bir etki yaratan icrai veya ihmali insan davranışıdır. Kanuni düzenlemeye göre, bu suç iki şekilde oluşabilir. Buna göre kişinin gerçekte işlenmediğini bir suçu; yetkili makamlara işlenmiş gibi ihbar etmesi ya da işlenmeyen bir suçun delil ve emarelerini soruşturma yapılmasını sağlayacak şekilde uydurması halinde ; suç uydurma suçunun fiil unsurunun oluştuğunun kabulü gerekir.
SUÇ UYDURMA SUÇUNUN BENZER SUÇLARDAN AYRILMASI – İFTİRA SUÇU İLE MUKAYESESİ
TCK madde 271’de düzenlenen suç uydurma suçu ile TCK madde 267’de düzenlenen iftira suçu; bazı noktalar bakımından birbirine çok benzeyen ve bu nedenle de birbirinden ayırt edilmesi güç olan suçlardır. Ancak belli noktalar vardır ki; bu ayırt edici hususların değerlendirilmesi ile somut olay bakımından suç uydurma suçunun mu yoksa iftira suçunun mu oluştuğu daha net bir şekilde ortaya konulabilmektedir.
- İftira suçundan mağdurun masum olduğu fail tarafından bilinmekte ancak buna rağmen fail tarafından mağdur hakkında isnatta bulunulmaktadır. TCK madde 271’de düzenlenen suç uydurma suçunda ise kanuni tanım gereğince fiilin isnat edildiği belli bir kişi bulunmamaktadır.
- İftira suçunda fiil hiç işlenmemiş olabileceği gibi bir başka kişi tarafından da işlenebilmektedir. Ancak suç uydurma suçunda maddi unsurlardan fiilin hiç gerçekleşmemiş olması gerekmektedir.
- Hem iftira suçu hem de suç uydurma suçu ile adli makamlara ilişkin menfaatler korunmaktadır. Bununla birlikte iftira suçunda, suç uydurma suçundan farklı olarak hakkında suç isnadında bulunulan mağdurun menfaatleri de korunmaktadır.
SUÇ UYDURMA SUÇUNDA MANEVİ UNSUR
Kast; suçun kanuni tanımındaki unsurların fail tarafından bilerek ve isteyerek gerçekleştirilmesidir. TCK madde 21’e göre suçun oluşması ancak kastın varlığına bağlıdır. Kast; bilme ve isteme olmak üzere 2 unsurdan oluşmaktadır.
Taksir ise; fail tarafından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranılarak suçun kanuni tanımında belirtilen netice öngörülmeyerek fiilin işenmesidir. TCK ‘nın 22. maddesi 1. fıkrasına göre; taksirle işlenen fiiller kanunda açıkça belirtildiği takdirde cezalandırılır.
TCK madde 271’e göre; suç uydurma suçu kasten işlenebilen suçlardandır. Suçun oluşması ve failin bu suçtan dolayı cezalandırılması kastın varlığına dolayısıyla failin; bilerek ve isteyerek hareket etmesine bağlıdır. Suçun taksir işlenmesi hali kanunda açıkça düzenlenip yaptırıma bağlanmadığı için failin; fiili taksirle işlemesi halinde, suç uydurma suçundan cezalandırılması mümkün değildir.
SUÇ UYDURMA SUÇUNDA ŞİKAYET USULÜ, ZAMANAŞIMI SÜRESİ VE UZLAŞTIRMA
Suç uydurma suçu; soruşturulması ve kovuşturulması kanunen suçtan zarar görenin veya mağdurun şikayet şartına bağlanmamıştır. Suç uydurma suçu bakımından şikayet şartı aranmadığından resmi kurumlara başvuru yapılması halinde; esasen bir ihbar söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla bu suç savcılık makamınca re’sen soruşturulacaktır. Şikayetten vazgeçme halinde davanın düşmesi mümkün değildir.
Suç uydurma suçunun olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun ilgili maddelerinde hangi suçların uzlaştırma kurumu kapsamında olduğu açıkça düzenlenmiştir. Suç uydurma suçu; kanunen uzlaştırma kapsamına alınmamıştır.
GÖREVLİ MAHKEME VE YARGILAMA SÜRECİ
Bu suç bakımından görevli mahkeme; asliye ceza mahkemeleridir. Savcılık tarafından hazırlanan iddianamenin, asliye ceza mahkemesi tarafından kabul edilmesinin ardından kovuşturma aşaması başlamaktadır.
Bu suç dolayısıyla yapılan yargılama sonunda ; fail hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi mümkündür. Şartların oluşması halinde; fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi de mümkündür.
Ayrıca fail hakkında yapılan yargılama sonunda bu suç dolayısıyla verilen cezanın mahkeme tarafından ertelenmesine karar verilmesi de mümkündür.
SUÇ UYDURMA SUÇU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
İftira Suçu ile Suç Uydurma Suçu Arasındaki Fark
“İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği, sanığın kardeşinin borcuna karşılık aracını …’ya kullanması için verdiğini ardından aracı …’nın bir süre kiralık olarak çalıştırdığını ardından aracının kaybolduğundan bahisle şikayetçi olduğu somut olayda; katılan hakkında soruşturma açılması amacının bulunmaması ve şikayet konusu eylemin failinin belirli olmaması nedeniyle iftira suçunun unsurlarının oluşmadığı, ancak; işlenmediğini bildiği halde hırsızlık suçunu yetkili makamlara işlenmiş gibi ihbar eden sanığın eyleminin TCK.nun 271. maddesinde düzenlenen “suç uydurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde iftira suçundan hüküm kurulması…” (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/ 11440 E. 2019 / 8852 K. 25.06.2019 T.)
TCK madde 271
“Oluşa, dosya kapsamına, suça sürüklenen çocuk …’in 01.05.2012 tarihinde alınan adli raporunda ”kesici alet yaralanması ve çizikler olduğunun” tespitine, 01.05.2012 tarihli polis tutanaklarında ”şüphelilerden …ı isimli şahıs mağdurelere şikayetçi olmayacaksınız, hiçbir şeye imza atmayacaksınız yoksa karışmam diyerek tehdit edici söylemlerde bulunmuş mağdureler bu nedenle tutanakları imzalamamış ve şikayetten vazgeçtiklerini beyan etmişlerdir” şeklindeki tespitlere, 01.05.2012 tarihli yakalama, üst arama ve teslim tutanağında … … kavga olayını doğruladığı şeklindeki ifadelere göre; suça sürüklenen çocukların suç uydurmadıkları, mağduru oldukları fiillerden dolayı yardım istedikleri ancak tehdit edilmeleri nedeniyle şikayetçi olmayıp suç uydurduklarını beyan ettiklerinin anlaşılması, ve bu beyanlarının maddi vakalara dayanması karşısında eylemlerinin anayasal ihbar ve şikayet hakkı kapsamında değerlendirilerek atılı suçtan beraatleri yerine dosya içeriği ile uyumlu olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi…” (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/ 7205 E. 2017 / 11204 K. 12.10.2017 T.)
TCK madde 271 – Suç Uydurma Suçunun Unsurlarının Oluştuğu
“765 sayılı TCK. nun 283. ve 5237 sayılı TCK. nun 271. maddesinde düzenlenen suç uydurma suçu soyut tehlike suçu niteliğinde olup fiilin herhangi bir zarara neden olması gerekmez. İşlenmemiş bir suçun işlenmiş gibi ihbar edilmesi üzerine soruşturmanın başlatılması zorunlu olmayıp, ihbarın objektif olarak soruşturma başlatmaya elverişli içerikte bulunması suçun oluşumu için yeterlidir.
Buna göre somut olayda, sanığın gerçeğe aykırı olarak cep telefonunun çalındığı yönünde 20.05.2004 tarihli dilekçe ile Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunması eyleminde suçun oluştuğu gözetilerek hükümlülüğü yerine, aynı gün müşteki olarak alınan beyanında gerçeği söylediği biçimindeki, temel cezanın belirlenmesinde ve takdiri indirim uygulamasında ölçüt oluşturabilecek nitelikteki gerekçe ile suçun öğeleri itibariyle oluşmadığından söz edilerek beraat kararı verilmesi…” (Yargıtay 4. Ceza Dairesi 208/ 15541 E. 2010 / 13050 K. 05.07.2010 T.)
SIK SORULAN SORULAR
Suç uydurma suçu dolayısıyla mahkemece yapılan yargılama sonunda fail hakkında üç yıla kadar hapis cezası verilir.
Kişi hakkında asılsız ihbarda bulunulması halinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 271. maddesinde düzenlenen suç uydurma suçu oluşmaktadır.