İçindekiler
- 1 MİRASIN GERÇEK REDDİ
- 2 REDDİ MİRASTA USUL
- 3 MİRASIN REDDİ SÜRESİ
- 4 MİRASI RED HAKKININ GEÇMESİ
- 5 MİRASIN REDDİ SÜRESİNİN UZAMASI
- 6 REDDİ MİRAS YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME
- 7 REDDİ MİRAS HALİNDE MİRAS PAYININ DURUMU
- 8 Atanmış Mirasçının Mirası Reddi
- 9 REDDİ MİRAS HAKKININ DÜŞMESİ
- 10 REDDİ MİRAS HALİNDE ALACAKLILARIN DURUMU
- 11 MİRASIN HÜKMEN REDDİ
- 12 REDDİ MİRAS DİLEKÇESİ
4271 Sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre miras bir bütün olarak (küllen) kendiliğinden mirasçılara geçer. Bundan anlaşılması gereken en önemli husus mirasın aktif ve pasifiyle ; yani borçları ve alacakları ile mirasçılara intikal edeceğidir. Buna külli halefiyet de denmektedir. Mirasın başkaca bir işleme gerek olmaksızın kendiliğinden geçtiği mirasçı artık miras bırakanın alacaklarından da borçlarından da sorumlu hale gelir. İşte bu sebeple kanun koyucu mirasçılara mirası reddetme imkanı tanımıştır. Reddi miras da denilen bu kurumda mirasçı mirası reddederek miras bırakanın borçlarından da alacaklarından da sorumsuz hale gelmektedir.
Mirasın reddi Türk Medeni Kanunu’nun 605. maddesinde “Ret Hakkı” başlığı altında düzenlenmiştir. Kanun maddesi yasal ve atanmış mirasçıların tamamının reddi miras hakkına sahip olduğunu belirtmiştir. Reddi miras ; mirasın gerçek reddi ve mirasın hükmen reddi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Öncelikle mirasın gerçek reddini inceleyeceğiz.
MİRASIN GERÇEK REDDİ
Yukarıda da kısaca açıklandığı üzere miras ; miras bırakanın ölümü ile kendiliğinden mirasçılara geçer. Mirasın geçmesi için herhangi bir hukuki işlem yapılmasına veya bir irade açıklamasına ihtiyaç yoktur. Ancak reddi miras için mirasçının birtakım prosedürleri yerine getirmesi gerekir. Mirasçı, mirasın reddi iradesini içeren dilekçesi ile kanun belirtilen süre içinde görevli ve yetkili mahkemeye başvurmak suretiyle mirası reddeder.
Mirasın reddi beyanın kayıtsız şartsız bir irade beyanı olması gerekir. Zira bu husus Türk Medeni Kanunu’nun 609. maddesinde kesin bir şekilde kurala bağlanmıştır. Eğer redde ilişkin beyan şarta bağlanmışsa bu beyan geçersizdir. Dolayısıyla mirasçının mirasçılık sıfatı devam eder. Ancak bu kuralın bir istisnası olarak TMK’nın 614. maddesinde göre, mirası reddeden red beyanını açıklarken resmi tasfiyeden önce kendisinden sonra gelen mirasçılara mirası reddedip reddetmediklerinin sorulmasını kayıt olarak düşebilmektedir. Bu durumda hakim tasfiye öncesinde bu soruyu mirasçılara yöneltecektir. Sonra gelen mirasçılar bu hal kendilerine bildirildikten sonra 1 ay içinde mirası kabul etmezlerse miras reddedilmiş sayılmaktadır.
Mirasın gerçek reddinde bir diğer önemli husus ise reddi miras yapacak olan mirasçının ayırt etme gücüne sahip ve ergin olması gerektiğidir. Bilindiği üzere reddi miras ile yalnızca miras bırakanın borçlarından kurtulmamaktadır. Mirasın reddi ile mirasçı mirasçılık sıfatını tamamen kaybeder. Bu sebeple kanun koyucu mirası reddedecek mirasçının ergin ve ayırt etme gücüne haiz olması şartını aramıştır. Eğer mirasçı küçükse velayet hakkı sahibi veya vasisi bu işlemi gerçekleştirecektir. Ancak vasi tarafından yapılan reddi miras işlemi için sulh hukuk hakimi veya asliye hukuk mahkemesi hakiminin onayı gerekmektedir.
REDDİ MİRASTA USUL
Yukarıda da kısaca belirttiğimiz üzere reddi miras belli bir usulle yapılması gerekir. Türk Medeni Kanunu’nun 609. maddesine göre mirasçı, mirası Sulh Hukuk Mahkemesi’ne yapacağı yazılı veya sözlü bir beyanla reddedebilmektedir. Ancak uygulamada çoğu zaman hazırlanan bir dilekçe ile Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurulmaktadır. Sulh Hukuk hakimi yazılı veya sözlü beyanı bir tutanakla tespit eder ve reddi miras gerçekleşmiş olur.
Yukarıda da belirttiğimiz üzere mirasın reddi beyanı kayıtsız şartsız bir irade beyanıdır. Kanunda belirtilen istisna dışında bir şart veya kayıt düşülemez. Eğer şarta bağlı bir beyan söz konusu ise talep reddedilecektir. Dolayısıyla mirasçı mirası iktisap eder.
MİRASIN REDDİ SÜRESİ
Mirasın reddinin belli bir süre içinde yapılması gerekir. Süresi için yapılmayan reddi miras kabul edilmeyecek ve mirasçı mirası iktisap eder. Mirasın reddi süre 3 aydır. Bu 3 aylık sürenin başlangıcı yasal mirasçılar ve atanmış mirasçılar için farklıdır.
- Yasal mirasçılar için mirasın reddi süresi olan 3 aylık zaman, miras bırakanın ölümü ile başlar. Ancak eğer mirasçılar mirasçı olduklarını daha sonra öğrenmişse 3 aylık süre mirasçı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren başlar. Sonradan öğrenmenin ispatını mirasçı yapmak zorundadır.
- Atanmış mirasçılar için de mirasın reddi süresi 3 aydır. Ancak bu süre mirası olduklarını öğrendikleri tarih itibarıyla başlar. Miras sözleşmesi ile atanan mirasçı için bu sürenin başlangıcı yasal mirasçı ile aynıdır. Dolayısıyla miras bırakanın ölümü ile mirasın reddi süresi başlar. Vasiyetname ile atanan mirasçı için ise bu süre ; vasiyetnamenin Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından açılıp mirasçılık sıfatı kendisine tebliğ edilmesinden itibaren başlar.
- Bir koruma önlemi olarak terekenin yazımı halinde mirası red süresi yazımın tamamlanmasının ardından defterin incelenmek üzere mirasçılara verilmesinden itibaren başlar. Bu süre ise atanmış ve yasal mirasçılar için 1 aydır.
MİRASI RED HAKKININ GEÇMESİ
Mirası reddetmeden ölen mirasçının red hakkı kendi mirasçısına geçer. Bu mirasçılar için mirası red süresi ise kendilerine mirasbırakanına mirasın geçtiğini öğrendikleri tarihten itibaren başlar. Yani burada yalnızca ölümü öğrenmek yetmez. Aynı zamanda mirasbırakana o mirasın geçtiğini de mirasçıların bilmesi gerekir.
MİRASIN REDDİ SÜRESİNİN UZAMASI
Yukarıda da belirttiğimiz üzere red hakkının kullanılması yasal ve atanmış mirasçılar için farklı zamanlarda başlamak kaydıyla belli bir süreye bağlanmıştır. Ancak önemli hallerin varlığı halinde Sulh Hukuk Hakimi bu süreyi uzatabilmektedir.
REDDİ MİRAS YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME
Mirasın reddinde görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi’dir. Yetkili mahkeme ise mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesidir. Mirasçının yazılı veya sözlü olarak yaptığı red beyanı bir tutanağa geçirilerek imzalatılmaktadır. Mirasçı talebi halinde mirası reddettiğine dair belge kendisine verilmektedir.
REDDİ MİRAS HALİNDE MİRAS PAYININ DURUMU
Mirasın reddi halinde reddedilen miras payı, reddi miras yapan mirasçı sağ değilmiş gibi hesaplanarak hak sahiplerine geçer. Ancak burada yasal ve atanmış mirasçılar için farklılık arz eden durumlar vardır.
Yasal Mirasçının Mirası Reddi
- Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse o mirasçının payı kendisi sağ değilmiş gibi kabul edilerek hak sahiplerine geçer.
- En yakın yasal mirasçıların tamamının mirası reddettiği hallerde miras Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonucunda bir malvarlığının kalması halinde mirası reddetmemişler gibi bu değer mirasçılara geçer.
- Mirasbırakanın alt soyunun tamamının mirası reddetmesi halinde miras sağ kalan eşe geçer.
- Mirasçılar mirası reddederken, alt soylarına mirası reddedip reddetmediklerinin sorulmasını Sulh Hukuk Mahkemesi’nden talep eder. Eğer tüm alt soylar mirası reddederse artık miras iflas hükümlerine göre tasfiye edilmektedir.
Atanmış Mirasçının Mirası Reddi
Reddi mirası atanmış mirasçının yapması halinde mirasbırakanın aksi yönde bir iradesi yoksa miras , mirasbırakanın en yakın yasal mirasçısına kalır.
REDDİ MİRAS HAKKININ DÜŞMESİ
Yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere reddi miras belirli bir süre içerisinde yapılabilmektedir. Eğer mirasçı bu süreyi geçirmişse ve bu yönde haklı bir sebebi yoksa (bir uzatma kararı almamışsa) reddi miras hakkı düşer. Bunun yanında bazen mirasçı reddi miras hakkından feragat edebilmektedir. Bu feragatin mirasbırakanın son yerleşim yerin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne yapılması gerekir. Bu feragat üzerine de artık reddi miras hakkı feragat sebebiyle ortadan kalkar.
Bu sayılan haller dışında kanun mirasçının davranışlarına göre bazen reddi miras hakkının kendiliğinden ortadan kalkacağını düzenlemiştir.
- Eğer mirasçı terekenin olağan yönetimi kapsamında olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olmayan işler yaparsa,
- Mirasçı terekeye ait malları gizlerse,
- Mirasçı terekeden mal alırsa
artık mirası reddedemez.
REDDİ MİRAS HALİNDE ALACAKLILARIN DURUMU
Burada ikili bir ayrım yaparak açıklama yapmak daha doğrudur. Eğer malvarlığı borçlarını ödemeye yetmeyen mirasçı sırf alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddetmişse mirasçının alacaklıları veya iflâs idaresi; kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler.
Reddin iptali kabul edilir ve red geçersiz hale gelirse ; miras önce redde itiraz eden alacaklılar tatmin edilmek suretiyle tasfiye edilir.
Terekesi borca batık bir mirasbırakanın mirasını reddeden mirasçılar, mirasbırakanın alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları maddi değerler ölçüsünde sorumlu olurlar. Olağan eğitim ve öğrenim giderleriyle âdet üzere verilen çeyiz, bu sorumluluğun dışındadır.
MİRASIN HÜKMEN REDDİ
Mirasın gerçek reddi yukarıda da açıklandığı üzere mirasçıların belli bir süre içerisinde redde ilişkin bir irade beyanı ortaya koymalarına bağlıdır. Ancak hükmi red bir karine olarak kendiliğinden ortaya çıkar. Eğer miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş halde ise miras reddedilmiş sayılır. Burada mirasçıların ayrıca bir irade ortaya koymaları aranmaz. Eğer ödemen aczi durumu söz konusu ise miras kendiliğinden reddedilmiş sayılır.
Mirasın hükmen reddi mirasçılar tarafından mirasbırakanın borçları sebebiyle karşılaştıkları icra takiplerinden itiraz olarak öne sürülebilir.
REDDİ MİRAS DİLEKÇESİ
… SULH HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE
DAVACI : AD SOYAD (TC KİMLİK NUMARASI)
ADRES:
VEKİLİ : Av. Muhammet Sarıkaya
AÇIKLAMALAR
…………………………..(müvekkilimizin babası ) …/…/….. tarihinde geçirdiği kalp krizi neticesinde vefat etmiştir. Müvekkilimiz , merhumun yasal mirasçısı olup ( EK: MİRASÇILIK BELGESİ) , babasından kalan mirası tümüyle reddetmek istemektedir. Miras bırakan , sağlığında ödeyemeyeceği tutarlarda harcamalar yapmış ve çok fazla borçlanmıştır. Müvekkilimizin babasının (murisin) terekesi yukarıda açıklanan sebeplerle borca batık durumdadır. Bu sebeple müvekkilimiz yönünden mirasın reddini talep etmek zaruretimiz hasıl olmuştur.
HUKUKİ NEDENLER: Medeni Kanun, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve ilgili sair mevzuat.
HUKUKİ DELİLLER : Nüfus kayıtları , ölüm belgesi ve sair deliller.
NETİCE ve TALEP: Açıklanan sebeplerle ; murisin bıraktığı mirasın müvekkilce reddedildiğine ilişkin talebin kabulüne karar verilmesini saygılarımızla ve vekaleten arz ve talep ederiz.
…/…/2021
Diğer makalelerimize buradan ulaşabilirsiniz.
Miras Avukatı İstanbul- Sarıkaya Karay Hukuk Bürosu
Geri bildirim: 8 Başlıkta Tenkis Davası Nasıl Açılır ? (2021) - Miras Hukuku
Geri bildirim: 8 Başlıkta Muris Muvazaası Nedir ? (2021) - Sarıkaya Karay Hukuk Bürosu