ECRİMİSİL (HAKSIZ İŞGAL TAZMİNATI) DAVASI

Ecrimisil, bir diğer adıyla haksız işgal tazminatı, bir zararı giderme talebiyle açılan tazminat davasıdır. Bu davada, mal sahibi, malının haksız bir şekilde işgal edildiğini ve işgalci tarafından zarara uğratıldığını iddia eder. Bu tazminat talebi, mal sahibinin, işgalci tarafından haksız olarak malına el konulduğu süre boyunca uğradığı zararların karşılanması amacını taşır.

Ecrimisil davası, Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, iyi niyetli olmayan bir kişi, haksız bir şekilde bir malı işgal ettiğinde, mal sahibine uğrattığı zararları tazmin etmekle yükümlüdür. Bu zararlar, işgalci tarafından mal sahibine ödenmelidir ve bu ödeme, işgalin devam ettiği süre boyunca da devam etmelidir.

Ecrimisil davasında, işgalci tarafından mal sahibine ödenmesi gereken tazminat miktarı, işgal süresi boyunca malın değeri, zararın niteliği ve diğer faktörlere bağlı olarak belirlenmektedir. Bu nedenle, ecrimisil davası genellikle uzun sürebilmekte ve karmaşık olabilmektedir.

Ecrimisil davası, taşınmazlarla ilgili en sık karşılaşılan dava türlerinden biridir. Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen hükümlere göre çözümlenmektedir. Mal sahibi, ecrimisil davası açarak, haksız işgal nedeniyle uğradığı zararların telafi edilmesini sağlayabilmektedir.

Ecrimisil davasının kanuni dayanağı Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesidir. Kanun iyi niyetli olmayan zilyedin; haksız bir şekilde zilyetliğinde tuttuğu eşya için;

  • haksız zilyetlik süresi boyunca malike verdiği zararları
  • bu süre içinde elde ettiği veya
  • elde etmeyi ihmal ettiği ürünlerin karşılığını tazminat olarak ödemesi gerektiğini düzenlemiştir.

ECRİMİSİL NEDİR?

Ecrimisil davası, bir taşınmazın sahibi olmayan kişi veya kişiler tarafından haksız ve kötü niyetli bir şekilde kullanılması durumunda, sahibin rızası olmadan yapılan bu kullanımdan kaynaklanan tazminatın talep edildiği bir dava türüdür.

Kısacası ecrimisil davası, gayrimenkulün hak sahibi dışında biri tarafından kullanılması veya yararlanılması durumunda ortaya çıkar. Örneğin, bir kişi bir arsayı işgal edip üzerinde yapılacak bir yapıya ilişkin izin almadan kullanmaya başlarsa, arsanın sahibi bu haksız işgalden kaynaklanan zararın tazmin edilmesi için ecrimisil davası açabilmektedir.

Bu nedenle, ecrimisil davası bir haksız işgal tazminatı davası olarak da bilinmektedir. Bu davanın mevzuatta açık bir şekilde düzenlenmemesi nedeniyle, genellikle Yargıtay kararlarına dayanarak şekillenir. Yargıtay kararları, bu davanın nasıl açılacağı, kimler tarafından açılabileceği, tazminatın nasıl hesaplanacağı ve diğer konularda rehberlik sağlar.

İlgili yazılar ;

ECRİMİSİL DAVASI KOŞULLARI

Yukarıda da açıkladığımız üzere ecrimisil bir diğer adıyla haksız işgal tazminatı bir taşınmazın kötü niyetli zilyet tarafından haksız olarak malikin rızası hilafına kullanılması halinde ortaya çıkar. Bu tanımdan yola çıkarak ecrimisil davasının şartlarını sıralamak gerekirse ;

  1. Taşınmazın Haksız İşgali

Haksız işgal bir gayrimenkule malikin rızasına aykırı bir şekilde zilyet olma anlamına gelir. Örneğin kira sözleşmesi biten kiracı kiraya verenin rızasına aykırı şekilde taşınmazda kalmaya devam ediyorsa bu bir haksız işgaldir. Yine mirasçılar içinde de haksız işgal hali söz konusu olabilmektedir. Mirasçı kendi payı haricinde bir yeri kullanıyorsa ediyorsa bu da haksız işgale girecektir.

2. İşgal Eden Kişinin Kötü Niyetli Olması

Taşınmazı haksız olarak işgal eden kişi kesinlikle kötü niyetli olmalıdır. Zira yukarıda da belirttiğimiz üzere ecrimisil davasının yasal dayanağı olan Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesi bu hususu aşağıdaki şekilde düzenlemiştir;

Madde-995

İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.

Kanunun açık hükmünden de anlaşılacağı üzere burada tazminat ödemeye mahkum edilen kişi iyi niyetli olmayan zilyettir. Dolayısıyla kötü niyetin bulunması ecrimisil davası için en önemli şartlardan biridir.

3. Zarar

Kötü niyetli zilyedin haksız işgali sebebiyle ortaya çıkan bir zararın olması davanın açılması için şarttır. Zararlar, taşınmazın kullanılması sebebiyle yıpranması sonucunda ortaya çıkan zararlar ; taşınmazın yalnızca kullanımı sonucunda doğan zararlar ve malikin mahrum kaldığı kâr sebebiyle doğan zararlar ; olarak üç başlık altında incelenecektir.

4. Nedensellik Bağı

Son şart olarak zararın ecrimisil davası ile talep edilebilmesi için kötü niyetli haksız işgal ile arasında nedensellik bağı olması gerekir. Yani davaya konu zararın haksız işgal sebebiyle ortaya çıkmış olması gerekmeketedir.

ECRİ MİSİL DAVASINDA İHTAR

Ecrimisil davasının ikame edilebilmesi için haksız zilyedin intifadan men edilmesi şarttır. Kısacası haksız zilyedin dava konusu taşınmazı kullanmaktan men edilmesi gerekir. Bu nedenle dava açılmadan evvel kötü niyetli ve haksız zilyede noter yoluyla bir ihtarname gönderilmelidir.

İntifadan men halinin gerçekleşmesi için ihtarname yalnızca yeterli olmayacak bunun yanında el atmanın önlenmesi yahut ortaklığın giderilmesi davası açılması da gerekebilecektir. Fakat belirtmemiz gerekir ki mirasçıların birbirine karşı açtıkları ecrimisil davalarında ihtar çekme zorunluluğu bulunmamaktadır.

Sonuç olarak, ecrimisil davasının ikame edilmesi için ihtar çekme şartı, taşınmazın haksız işgal edilmesi durumunda önemlidir. Ancak, ihtar çekmek yeterli olmayabilecektir. Dolayısıyla diğer dava türleri de açılabilecektir. Mirasçılar arasındaki ecrimisil davalarında ise ihtar çekme zorunluluğu bulunmamaktadır.

ECRİMİSİL DAVASINDA ZAMANAŞIMI NE KADARDIR?

Ecrimisil davası, bir kişinin taşınmaz bir mülkü haksız işgal etmesi sonucu, mülk sahibine uğratılan zararların tazmini amacıyla açılan bir tür hukuki davadır.

Öncelikle belirtilmelidir ki, ecrimisil davası açılabilmesi için belirli bir süre sınırlaması vardır. Bu sınırlama, dava zamanaşımı süresi olarak adlandırılmaktadır ve 5 yıldır. Yani, eğer bir kişi mülkünüzü haksız işgal ettiyse ve siz buna karşı ecrimisil davası açmak istiyorsanız, bu davayı en geç 5 yıl içinde açmanız gerekmektedir. 5 yıllık süre, zararların meydana geldiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

Ayrıca, dava zamanaşımı süresi boyunca talep edilmeyen zararların sonradan talep edilmesi mümkün değildir. Yani, eğer zararlarınızın tazmini için ecrimisil davası açmadıysanız ve 5 yıllık süre dolmuşsa, daha sonra bu zararların tazmini için dava açmanız mümkün değildir.

Ancak, kötü niyetli haksız işgal sonucunda doğan zararlar için geriye dönük 5 yıllık süre için dava açılabilmesi mümkündür. Bu durumda, eğer bir kişi mülkünüzü kötü niyetli olarak işgal ettiyse ve size zarar verdiyse, işgalin sona erdiği tarihten itibaren geriye dönük 5 yıl içinde ecrimisil davası açabilirsiniz.

Özetle, ecrimisil davası açmak için belirli bir süre sınırlaması vardır ve bu sınırlama dava zamanaşımı süresi olarak adlandırılmaktadır. 5 yıllık süre zararların meydana geldiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Bu süre içinde talep edilmeyen zararların sonradan talep edilmesi mümkün değildir, ancak kötü niyetli haksız işgal sonucunda doğan zararlar için geriye dönük 5 yıllık süre için dava açılabilmesi mümkündür.

ECRİMİSİL DAVASI HANGİ MAHKEMEDE AÇILIR ?

Ecrimisil davasını açmak isteyen kişilerin, görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurmaları gerektiği belirtilmektedir.

Bu dava, bir taşınmazın haksız olarak işgal edilmesi durumunda, işgal edenin ödeyeceği tazminatı belirlemek için açılan bir davadır. Bu tazminat, işgal süresi ve taşınmazın değeri gibi faktörlere göre belirlenmektedir.

Ayrıca ecrimisil davası, haksız işgalin gerçekleştiği yer mahkemesinde açılmalıdır. Örneğin, Pendik’te bulunan bir taşınmaz için açılması gereken ecrimisil davası, İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmalıdır.

Ayrıca, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevi, konusu para veya mal hukukundan doğan davaların çözümlenmesidir. Dolayısıyla, ecrimisil davaları genellikle bu mahkemelerde görülmektedir.

Eğer bir kişi haksız işgal nedeniyle tazminat talep etmek istiyorsa, ilgili yer mahkemesinde bu davayı açmalıdır.

ECRİMİSİL DAVASI KAÇ YIL SÜRER ?

Ecrimisil davasının ne kadar sürede neticeleneceği uygulamada en çok karşımıza çıkar sorulardandır. Fakat bu soruya net bir cevap vermek mümkün değildir.

Mahkeme, davayı değerlendirmek için öncelikle davacı tarafından zilyetliğin ispat edilmesini talep edecek ve ardından mevcut zilyetliğin haksız ve kötü niyetli olup olmadığını tespit edecektir. Daha sonra, zararların miktarının tespiti için dosya bilirkişiye teslim edilecektir. Mahkeme kararını verecektir.

Davanın en kısa sürede sonuçlanması için usul işlemlerinde hata yapılmaması gerektiği belirtilmektedir. Bu nedenle, bir avukattan hukuki yardım almak son derece önemlidir. Avukatın desteği ile, olası hak kayıpları en aza indirilecektir. Dolayısıyla davanın sürüncemede kalması engellenecektir.

Ecrimisil davası, bir taşınmazın haksız işgal edilmesi sonucu doğan zararın tazmini davasıdır. Bu davanın neticelenmesi;

  • dosyanın karmaşıklığına,
  • delillerin toplanmasına
  • mahkemenin yoğunluğuna bağlı olarak değişebilmektedir. Bu nedenle, her davanın kendine özgü bir süreci vardır.Her bir dava farklı zamanlarda sonuçlanabilecektir.

Sonuç olarak, Ecrimisil davasının ne kadar sürede sonuçlanacağına ilişkin net bir cevap vermek mümkün olmadığından, dosyanın niteliği ve mahkemenin yoğunluğu gibi faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Bu tür davaların en kısa sürede sonuçlanması için, usul işlemlerinde hata yapılmaması için bir avukattan hukuki destek almak son derece önemlidir.

ECRİMİSİL DAVASINDA TAZMİNAT BEDELİ NASIL BELİRLENİR ?

Dava konusu tazminatın nasıl tespit edileceğine ilişkin kanuni bir düzenleme mevcut değildir. Bu sebeple ecrimisil davalarında tazminat bedeli nasıl belirlenir sorusunun cevabı, yargıtay kararları ve uzman bilirkişilerin raporlarına göre şekillenir.

Ecrimisil davalarında tazminat bedelinin belirlenmesinde, taşınmazın kira bedeli en az tutar olarak kabul edilecektir. Ayrıca, taşınmazda yapılan inşaat veya işletme faaliyetlerinden dolayı meydana gelen hasarlar da tazminat bedeline eklenecektir. Bu zararlar, taşınmazın eskime, hor kullanma veya değer kaybı gibi faktörlere göre belirlenecektir.

Bunun yanı sıra, gerçek hak sahibinin ecrimisil nedeniyle mahrum kaldığı kazançlar da tazminat bedeli hesaplanırken dikkate alınır. Örneğin, işletme faaliyetleri nedeniyle taşınmazın kullanılamaması sonucu oluşan zararlar, tazminat bedeline dahil edilecektir.

Tazminat bedelinin belirlenmesinde önemli bir rol oynayan uzman bilirkişiler, taşınmaz üzerinde yapacakları keşifler sonucu bir rapor hazırlarlar. Bu raporda, taşınmazın durumu, yapılan inşaat veya işletme faaliyetleri, taşınmazın değeri, meydana gelen hasarlar ve gerçek hak sahibinin uğradığı zararlar gibi unsurlar yer alır.

Ancak, bilirkişi raporlarında tutarsızlık veya gerçeğe aykırılık tespit edilirse, bu rapora mutlaka itiraz edilmelidir ve yeni bir rapor hazırlanmalıdır. Bu sayede, tazminat bedelinin doğru bir şekilde belirlenmesi sağlanır.

Sonuç olarak, ecrimisil davalarında tazminat bedeli, taşınmazın kira bedeli en az tutar olarak kabul edilerek, meydana gelen hasarlar ve gerçek hak sahibinin uğradığı zararlar da dikkate alınarak belirlenir. Uzman bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlar, tazminat bedelinin doğru bir şekilde belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Ancak, raporlarda tespit edilen tutarsızlık veya gerçeğe aykırılık durumunda, itiraz edilerek yeni bir rapor hazırlanması sağlanmalıdır.

ECRİMİSİL DAVASI AVUKATI

Ecrimisil haksız işgal tazminatı davaları, bir mülkün başka bir kişi tarafından haksız olarak işgal edilmesi sonucu oluşan zararların telafisi için açılan davalar olarak tanımlanabilir. Bu tür davalarda, avukatın rolü oldukça önemlidir.

Avukatlar, müvekkillerinin haklarını savunmak için yasal bilgi ve deneyimlerini kullanarak önemli bir rol oynarlar. Ecrimisil haksız işgal tazminatı davalarında da avukatlar, müvekkillerinin haklarını korumak için gerekli yasal süreçleri takip ederler. Avukatlar, müvekkillerinin haklarını aramak için uygun hukuki adımları atmalarını sağlarlar.

Bu tür davalar, yasal süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle çoğu kez karışık ve zorlu olabilir. Bir avukatın yardımı, müvekkilin mahkemede iyi bir pozisyonda olmasını sağlayabilir. Avukatlar, müvekkillerinin haklarını korumak için gerekli yasal süreçleri takip ederken, müvekkillerinin haklarına saygı gösteren bir yaklaşım sergilerler.

Sonuç olarak, ecrimisil haksız işgal tazminatı davalarında bir avukatın varlığı, müvekkillerin haklarını korumak ve yasal süreçleri takip etmek için oldukça önemlidir. Avukatlar, müvekkillerine yasal süreçlerde destek olurken, davanın sonuçlanması için gerekli tüm adımları atarlar.

Daha fazla bilgi almak için bize whatsapp üzerinden ; borçlar hukuku ile ilgili makalelerimize buradan ulaşabilirsiniz.

SIK SORULAN SORULAR

Ecrimisil tazminatı geriye dönük kaç yıllık istenebilir?

Yukarıda da ayrıntılı olarak izah ettiğimiz üzere ecrimisil davası 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Bu sebeple haksız işgal neticesinde doğan zararların geri dönük 5 yıllık zaman dilimindeki kısmı dava ile talep edilebilir.

Kimler ecrimisil davası açabilir ?

Ecrimisil davası kötü niyetli haksız işgali gerçekleştiren kişiye karşı gerçek hak sahipleri tarafından açılır.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
Call Now Button