Dâfi, özellikle hukuk alanında kullanılan bir terimdir ve defide, yani bir davada savunma yapan, itirazda bulunan veya karşı tarafın iddialarına karşı savunma yapan kişiyi ifade eder. Bu terim, genellikle ceza hukuku ve medeni hukuk gibi alanlarda, davada karşı tarafın iddialarına karşı bir cevap veren kişi için kullanılır.
Dâfi ve Hukukta Kullanımı
Dâfi, bir davada karşı tarafın iddialarına itiraz eden veya o iddiaları reddeden kişiyi ifade eder. Genellikle, bu terim, savunma avukatı veya savunma yapan kişi anlamında kullanılır. Hukuk dilinde, savunma yapmak, bir kişinin suçlamalara veya taleplere karşı hukuki argümanlarla karşılık vermesi olarak tanımlanır.
Dâfi’nin Görevi ve Rolü
İddialara İtiraz Etme: Dâfi, davada karşı tarafın iddialarına karşı itirazlarda bulunarak, savunmasını güçlendirir. Bu itirazlar, delillere, hukuki dayanaklara veya ilgili kanunlara dayalı olabilir.
Savunma Yapma: Dâfi, savunma yaparken, müvekkilinin haklarını koruyarak, suçsuzluk veya masumiyet gibi savunmalarla mahkemeye karşı argümanlar sunar.
Delil Sunma: Dâfi, savunmasını desteklemek için deliller sunar ve bu delillerin geçerliliği konusunda argümanlar geliştirir. Deliller, tanık ifadeleri, belgeler veya diğer somut veriler olabilir.
Örnek Kullanım:
“Savcı, davadaki suçlamalarını sunduktan sonra, dâfi olan avukat, müvekkilinin suçsuz olduğunu savunarak itirazlarda bulunmuştur.”
Bu cümlede, bir kişi, dâfi olarak davada savunma yaparak karşı tarafın iddialarına karşı itirazda bulunmaktadır.
Sonuç
Dâfi, hukuki anlamda savunma yapan kişi veya itiraz eden taraf anlamına gelir. Bir davada, karşı tarafın iddialarına karşı savunma yapmak, dâfi’nin temel rolüdür. Dâfi, aynı zamanda davada müvekkilinin haklarını savunarak, doğru ve geçerli hukuki argümanlar sunmaya çalışır. Bu kavram, özellikle ceza davalarında ve medeni hukuk davalarında, savunma yapan avukatlar için önemli bir terimdir.