“Ahz u kabz” (veya “ahz ve kabz”), Arapça kökenli bir hukuk terimidir ve “almak ve teslim almak” anlamına gelir. Özellikle parasal işlemler, vekaletnameler ve alacak-borç ilişkileri ile ilgili işlemlerde kullanılır. Bu terim, bir meblağın elden alınması ya da hesaba geçirilerek tahsil edilmesi anlamına gelir.
Hukuki Anlamı
Ahz: Almak, tahsil etmek.
Kabz: Teslim almak, zilyetliğe geçirmek.
Bir arada kullanıldığında, bir meblağın veya hakkın alınması ve fiilen teslim alınması işlemini ifade eder. Bu, paranın elden tahsil edilmesi ya da banka/kasa kaydına geçirilmesi şeklinde gerçekleşebilir.
Vekaletnamelerde Ahz u Kabz
Vekilin bir alacağı tahsil etmesi için vekâletnamede açıkça “ahz u kabz” yetkisinin verilmiş olması gerekir. Bu yetki olmadan vekilin herhangi bir para tahsil etme yetkisi yoktur.
Örnek ibare:
“İlgili şahıstan alacaklı olduğum … TL’nin ahz u kabzına, makbuz vermeye vekilim yetkilidir.”
Muhasebe ve Mali Anlamda
Muhasebe kayıtlarında veya sözleşmelerde “ahz u kabz”, bir meblağın fiilen teslim alındığını ve kayda geçirildiğini ifade eder. Örneğin:
Elden para alınması Banka hesabına tahsilat yapılması Kasa girişlerinin kaydedilmesi
Bu işlem genellikle makbuzla belgelendirilir ve alacaklı taraf, parayı aldığını kabul eder.
Hukuki Sonuçları
Tahsil işlemi tamamlanmış sayılır. Borç, kısmen ya da tamamen ödenmiş olur. Makbuz verilmişse, ispat gücü vardır. Yetkisiz yapılan ahz u kabz işlemleri geçersiz olabilir.
Sonuç
Ahz u kabz, gerek özel hukukta gerekse mali işlemlerde bir meblağın tahsil edilmesi ve teslim alınması sürecini tanımlayan önemli bir terimdir. Vekâlet ilişkilerinde bu yetkinin açıkça belirtilmesi zorunludur. Aynı zamanda borcun ifa edildiğine dair delil niteliği taşıyan kritik bir işlemdir.